Herkese selam, bazen boş vaktim oluyor ama yazı yazma hevesimi kaybettim bir süredir. Sanırım bayram tatili bana iyi gelecek. Bir hala şu hedeflediğim kitabı bitiremedim galiba ondan.
Evet konumuza dönelim, mensubu olduğum (gönül Emniyet Müdürlüğü demek ister ama polis olamadık ) Uluslararası Siber Güvenlik Federasyonuna bağlı olan Siber Güvenlik Teşkilatı Derneği ile Marmara Üniversitesinin davetine icabet ettik. İcabet ne bea der dediğinizi duyar gibiyim yani katıldık işte. Kimler vardı? Kimler yoktu ki? Sorunun cevabını vereyim paradoksa girmeden;
USGF Yönetim Kurulu Üyesi – İbrahim Pehlivan
Av. Gülsüm Temelli Özel – Bilişim Hukuku
Dr. Öğr. Üyesi Ali Boyacı – Adli Bilişim Laboratuvarı Temsilcisi
Atıl Samancıoğlu – Sosyal Medya ve Siber Güvenlik Uzmanı
Murat Doğan – Siber Güvenlik Uzmanı
Gamze Konyar – Siber Risk Sigorta Lideri
Çağrı EL – Web Güvenlik Uzmanı ve Bilişim Yazarı
Neler konuştuk?
Maalesef bu kısımda kötü bir haberim var ikinci oturma kalamadığım için o kısmı size yazamayacağım. Ancak az çok tahmin edebilirsiniz ya da bu yazıyı okuyup orda bulunan arkadaşlardan birileri yorum yaparsa da bizde bilgilenmiş oluruz.
İlk olarak açılış konuşmasını İbrahim Pehlivan yaparak sözü Gamze hanıma devretti.
Gamze hanım siber riskin ne olduğunu, siber sigortanın artık ne derece önemli olduğunu şu lanet kriptolocker virüsünden etkilenen şirketin bu sigorta ile neler kazandığını (data olarak) olmadığı takdirde neler kaybedebileceğini belirtti. Bence de günümüz tüm şirketlerin bir şekilde internet ile işi olduğunu varsayarak her şirketin ihtiyaç duyacağı bir konu.
Sonrasında Atıl Samancıoğlu Udemy’de bulunan kursunu, bunun ne için gerekli olduğu, güvenli şifre bir tık siber zorbalığa da değindi.
Son olarak ben siber zorbalık, siber taciz, stolkerlığın masum olarak görünüp aslında masum olmadığını anlattım. Ayrıca ilk kitabım ve yeni kitabımdan da küçük bir bilgilendirme yaptım. Tabi konuşurken mükemmel bir şekilde heyecan yaptığım için bir cümleyi tekrara düşürüp dilim sürçü maalesef ki benim için başarısız bir sunumdu. Ama katılan birkaç katılımcı güzel olduğunu belirttiler. Sağ olsunlar. Unutmadan girişte bana göre hoş olan bir durumu da belirtmek isterim. Etkinliğin olacağı salonun önünde tabi kayıt, çay, kek, poğaça her türlü şey vardı. Girerken dediler ki kaydınız var mı? Dedim ki yok ben konuşmacıyım Çağrı EL ben dedim orada 2 arkadaş bi mavi ekran verdi gibi oldu o hoştu. Böyle şeyler insanı daha da bir motive ediyor gibi.
Gelelim teşekkür kısmına;
Bizi davet eden Hukuki Entegrasyon kulübüne, kapılarını bize açıp girişte yardımcı olan güvenlik görevlisinden, etkinliği düşünüp bizi davet ederek onurlandıran tüm kulüp yönetimi ve üyelerine, kulüp dışı katılan herkese çok ama çooook teşekkür ederim. Benim anlattığım konular ile ilgili bir sorunuz, görüşünüz öneriniz var ise sosyal medya veya mail adresimden ulaşabilirsiniz. Bu kısma kadar usanmadan okuyan varsa kocamaaaan TEŞEKKÜRLEEEER.
[Best_Wordpress_Gallery id=”19″ gal_title=”Marmara”]